www.pusacik.net
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

www.pusacik.net

PUSACIK KÖYÜNÜN TEK BİRLİK - BERABERLİK VE GENÇLİK SİTESİ (PUSACIK KÖYÜ FORUM SİTESİ)
 
AnasayfaKapıGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Georges Perrot'un Amasya Hakkında Yazdıkları

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
haberci
Misafir




Georges Perrot'un Amasya Hakkında Yazdıkları Empty
MesajKonu: Georges Perrot'un Amasya Hakkında Yazdıkları   Georges Perrot'un Amasya Hakkında Yazdıkları Icon_minitimeC.tesi Ara. 19, 2009 7:09 pm

Georges Perrot'un Amasya Hakkında Yazdıkları



Georges Perrot (1832 -1914) Anadolu'da yaptığı gezinin notlarını "Küçük Asya'da Bir Geziden Anılar" isimli eserinde toplamıştır. Bu eserde Amasya ile ilgili olarak şunları yazmıştır:

"Amasya'ya yaklaştıkça, dağlar daha da sıklaştı, vadi iyice daraldı ve derinleşti. kente bir saat mesafede, Yeşilırmak üzerinde taş bir köprüden geçtik. Her iki yanda meyve bahçeleri ve çiftlikler vardı. Bir dönemeci döner dönmez Amasya ile burun buruna geldik. Hiç kuşkusuz Küçük Asya'da karşımıza çıkan en ilginç kent Amasya idi. Evler devasa gri renkli kayaların eteklerine kurulmuştu ve Yeşilırmak'ın her iki yanında uzanıyorlardı. Akarsuyun sağ kıyısında dağlar biraz Yeşilırmak'tan uzaklaşmış gibiydi ve buradaki boşluğa kurulan evlerin her birinde vişne bahçeleri vardı. İnsanlar yazın en sıcak günlerinde buralara kaçarak serinleyebiliyorlardı. Sol kıyıda ise dağlar ırmağa hemen hemen bitişikti. yalnız daracık bir düzlük vardı ki buranın da herhalde Yeşilırmak kıyıları aşındırarak oluşturmuştu. Orada da bazı evler görünüyordu. Helenistik stilde yapılmış yüksek duvarlar burada daha önce varolan Pontos krallarının birer işareti gibiydi. Dağlarda daha yükseklerde oyulmuş büyük mezarlar göze çarpıyordu. Kente böyle tepeden bakışları bile bunların birer kral mezarı olduklarını anlamaya yetiyordu.

Kentin için girdiğimizde gözümüze çarpan ayrıntılar, genel görüntüden daha az ilginç değildi. Kendi girdiğimiz kapının hemen içinde Selçuklular ve Osmanlılardan kalma zengin süslemeli yapılar vardı. Sonra ırmağa yaslanan ağaçlarla kaplı alanın ortasında Sultan Bayezid Camii'ni gördük. Suların üstünde ilerleyen evler, değirmenler, bahçelerin sulanmasına yarayan su kanalları, her tarafta göze çarpan tahta köprüler bize biraz Roma'nın Tiber Irmağını hatırlattı. Bir de Bizans'tan kaldığını zannettiğimiz taş bir köprü gördük (Alçak Köprü) ve kentin her tarafında dut ağaçları vardı ve mevsimi olduğu için yapraklarını dökmüştü.

Bütün bu güzellikleri örten gri kış örtüsüne rağmen, Amasya'ya ilişkin ilk izlenimlerimiz bizi oldukça keyiflendirmişti.

Selçuklular'dan bu yana Amasya aydın bir kent, bir üniversite kenti olarak tanınmıştı. Yani Amasya'ya Anadolu'nun Oxford'u denilebilirdi. Kentin yaklaşık 25 bin nüfusu vardı. Bu nüfusun 2 bini 18 medrese ve kolejde öğrenim gören softa ve öğrencilerdi. Kolejler kendilerine ait taşınmaz mal varlıklara sahiptiler. Öğrencilerine yalnızca barınacak odalar sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda her hafta ekmek, pirinç ve zeytinyağı dağıtıyorlardı. Hatta medreselerden öğrencilere harçlık bile veriyorlardı."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Georges Perrot'un Amasya Hakkında Yazdıkları
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Masreşal Helmut Von Moltke'nin Amasya Hakkında Yazdıkları
» Amasya Protokolleri
» AMASYA TAMİMİ
» Amasya Evleri
» AMASYA RESİMLER

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
www.pusacik.net :: İlk kategoriniz :: AMASYA-
Buraya geçin: